Dünya'nın Seçimi
![](https://ajansdiaspora.com/assets/images/post/16839960761nIg4UWn.jpg)
Türkiye 14 Mayısta Tarihi bir
seçim yapacak.
2002 yılına kadar koalisyonlarla yönetilen
Türkiye, AK Parti hükumetleri ile 20 yılı aşkın bir zamanda oldukça ileri bir mesafe
katetti. Bu süre zarfında, gerek yurt içinde gerekse yurtdışında yaşayan vatandaşların
ifadelerinde eski zaman ile kıyaslanıp bugüne bakıldığında Türkiye’nin devler
liginde olduğu dile getiriliyor.
14 Mayıs seçimleri oldukça
kritik.
Son 20 yılda ipi tek başına
göğüsleyen AK Parti ile hiçbir zaman tek başına iktidar olamamış diğer patiler
yarışacak. Muhalefet kanadında yeni bir oluşum olarak ortaya çıkan Millet
İttifakına 6 parti destek veriyor. CHP’nin başı çektiği blokta sağ, sol, liberal
ve muhafazakar ideolojiden oluşan partiler var. Saadet, Deva, Gelecek, İyi
Parti, Demokrat Parti ve HDP ortaklığında kurulan ittifakın koalisyon benzeri
bir yönetim vaadi var. Seçmenler ise PKK’ya destek veren HDP ile Milliyetçi tabana
sahip İyi Partinin aynı düzlemde olmasını bağdaştıramıyor.
Ak Parti’nin ise seçim stratejisi
kazanılan ivmenin devam ettirilmesi yönünde. MHP, Yeniden Refah ve Büyük Birlik
Partisi ile Cumhur ittifakında birleşen Ak parti aynı zamanda Başkanlık sistemini
Türkiye’ye yine bu ittifakla getirmişti. Cumhur ittifakı kanadında yer alan
partilerin tamamı da milliyetçi-muhafazakâr çizgide.
Seçimler Cumhurbaşkanını ve Parlamentonun
dağılımını belirleyecek.
14 Mayıs genel seçimlerinde seçmenler
Cumhurbaşkanı ve parlamentoda görev yapacak milletvekillerini seçmek için oy
kullanacak. Oylar Cumhurbaşkanlığı için ittifaklara parlamento için partilere
verilecek. Seçimler öncesinde partiler
küçük ve büyük çaplı aday krizleri yaşadı. CHP’nin yer aldığı ittifaka katılan
Deva, Gelecek gibi muhafazakar tabana sahip partiler kendi adaylarını CHP
listesinden gösterince sol seçmen rahatsız oldu.
Tüm dünya bu seçime odaklandı.
Türkiye’nin 14 mayısta yapacağı
seçimler Türkiye’nin seçiminin dışında yabancı ülkelerinde seçimi olacak. Özellikle
dış politikada güçlü bir strateji ile rakiplerinin önüne geçen Türkiye,
seçimler sonucunda gerçekleşecek muhtemel değişiklikte tüm paradigmasını
değiştirmek zorunda kalabilir. Özellikle Avrupa ülkeleri ile yaşanan siyasi ve
ekonomik mücadele farklı bir boyut kazanabilir. Özellikle göçmen krizi
üzerinden siyaset yapan muhalefet bunu Avrupa desteği ve Türkiye’deki algı
çalışmalarında koz olarak kullanıyor.